MISRALARLA YAŞAMDAN KESİTLER

Bu ışık gönülden fışkırır.Halkı hakk ile hakka daldırır.Dalan, halkı yerden kaldırır.Yerden kalkan Âdem’i andırır. Âdem baba idi tüm insanlığa…Kabil örnek almadı, soyundu küstahlığa.Habil boyun eğdi, dalmadı kabalığa.Kabalığa dalan, kavuşmadı balığa. Tövbe eden yunus balığını buldu.Balık midesi ile kendisini sahilde buldu.Kabak yaprağı ile gölgeyi sundu.Gölgelerin altında hak ondan günahı yoldu. Günahı yolunca kendine geldi.Fıtartına nazar eyledi.Yeniden … Devamını oku… 156- IŞIĞIN SENDE SAKLI

Hakka ermek için marifet gerek, o da sendedir.Dışın tümü sadece sana geçimlik, can sendedir.Hatta bedenin iç ve dışı tümü de aynı tendedir.Derun dediğin bambaşka mabettedir. Yeryüzünün tümü mabet kılındı bu ümmete.Bu farkındalıkla uyan, sakın düşme zillete.Mabettekini bul önünde eğil, yüksel izzete.Şaşma ve bulunma derununa ihanette. Lafla gemi yürümez, azizim bilmek hiç yürütmez.Konuş gece gündüz, icraat … Devamını oku… 155- AMEL GEREK EY DOSTUM

Bir hatır işte, tüm dertleri derinlere gömer.Kalbin sesini taa ötelerinde nakşını zerk eder.Ruhun dokunuşunu semalara arz eder.Yeri göğe göğü yere arz edip mahzun eder. İşte bu hatır, hatırda hatırlanır.Kalbe hüzün, ruha seyir verir.Nefse acı olurken, hissesi tatlı gelir.Sırrı uyanır, bütünleştirici bir cezbe alır, İşte ey kul, sen saadeti kendinde ara.Yakinen bil ki gerisi açar sende … Devamını oku… 154- KALBİNİN SESİNİ DUY ARTIK

Çamurlar korudu, Allah kulu seyir ediverdi.Korumayanı ise Allah koruttu, dedi haydi.Çöller uzanır oldu, güneş batmak üzereydi…Kızıl deve yola koyuldu, çöl belirti verdi… Seni özünden yoksun eden her fiil çamurdu.Acemice yola çıkınca battı, rab lütuf sundu.Tuttu, kayık verdi, son gedik deyip, onu yundu.Batan güneş gitti artık, içtiğin kevser suyuydu, Kevser verilmiş sana, ama kurban kesmek şart.Yedi … Devamını oku… 153- ÇAMURA SAKIN SAPLANMA

Allah için yönelen dostun, çok mütevazı olur.Peçesi yüzünde olur, hem manası deruni olur.Derundan seslenen dost, hep hatırında olur.Seni senden alır, rahmana her dem kul olur. Kefil olma kimseye, insan ulaşıyor başka hıza.Güvenme gökyüzüne, dayanan her yıldıza.Seni yağmur damlası ıslatır, durursun niyaza.Bak kendine, bükülen belin eğilsin namaza. Deme doğrul, aç ta gözünü ta secde de.Gülümse hem … Devamını oku… 152- RAHMANIN HUZURUNDA RÜKUYA VAR

Demli çay oturaklı olur.Tadı damağa oturur.Özü özüne dokunur.Ruhun onunla mest olur. Çay dervişin içeceği…Derviş hayatın çiçeği…Ölüm hayatın gerçeği…Sende içeceksin bu içeceği. Dervişim teslim olman gerek.Tefekkürde birleşmen gerek.Namazın niyaza dönmesi gerek.O çaydan içmen gerek. Çay olur kişi için en güzel arkadaş.Oturtur yanına dostunu eder haldaş.Sohbet ettirir yaşamı sen de yanaş.Gam ve kederleri uzak eder olur yoldaş. … Devamını oku… 151- ÇAY MEŞALESİ

Ya rabb bu ne büyük teslimiyet.Tüm gönlüyle sana verdi emanet.Gözü sadece emrinde, etti sana itaat.Ya rabb ver oğluna kendinden muhabbet Ya rabb senin emrine buyun eğeni sevindir.Veledini kendine çevir, özüne erdir.İyileştir ona hakkı bildir.Hakka olan rağbetini artır. Allah’ım Şafii ismiyle tecelli et.Tüm muradını kendine hasret.Veledini hak ile kendine yar et.Gönlünü mutlu et… Dedi ki ey … Devamını oku… 150- TESLİMİYET SANA OLDU GIDA

Güven bir yakuttur dilden akar ta gönüle.Yakut taştır ama taş gibi değil, kalbini bile.Uyanık ol tüccar, cambaz etmek ister hile.Gözleri kör, kalbe perde ederler hileleri ile. Cambaz dedik ya, güçlü onlarda şehevi kuvve.Gözleri kararmıştır, gönülleri olmuş heba ve…Sırları olmuş geda, ayakları kaymış sanki deve.Bu mu daha iyi deyip, o da aynı eski cilve. Yakutun kadrini … Devamını oku… 149- YAKUTUN KADRİNİ SARRAF BİLİR

Hakkı dile getiren rabbe hamd olsun.Kalbi dokunuş, insana olur dokunuş, nur olsun.Hesabı hakka verenin kalbi hakla dokunsun.Vücuttan ayrı olduğunu görünce, sefa bulursun. Ölmeden önce ölenler vücudu dert edinmez.Hakka ait olduğunu bilir, üzüntüyü bilmez.Rahmeti içinde hisseder, tökezlenmez.Hamd eder, cemalden yüz çevirmez. Haydi, özüm; cemalden celali seyret.Rahmeti hüda’da bul, nimeti zevk et.Sultana ulaş, hak ile halka rücu … Devamını oku… 148- KALBİ DOKUNUŞUN DAİM OLSUN

akıyorsun dünyaya, seyrangah olmuş insanlığa.Kabzetmiş ruhunu, her insana olmuş ayrı saha.Ya sahasından uzanacaktır derin sonsuzluğa.Ya da kabir edecek hem dönüştürecektir balığa. Seyrangah olan dünya, yetiştirmek için hibedir.Yetişmesi ya olur heba, yaşaması anlık zevkledir.Ya da olur nema, sonsuzluğa dalıp marifet iledir.Anlık zevk hiledir nefse, sana bakışı zalimcedir. İnsan olan, et kemik bedenden arındıkça arınır.Hayvan olan insan … Devamını oku… 147- DÜNYA İNSANLIĞA SEYRANGAH OLMUŞ