KABE ZATI TEMSİL EDER
Kâbe nin önünde dostla hakka selam vermek…
Hakkı derununda hissedip canla buluşmak
Canı canana verip orda hakla buluşmak…
Özünden dokunan nurla muallâda defin olmak…
Kâbe zata talip olan Allah kuluna nasip olur.
Mekke’de zata talip olan hakka teslim olur.
Medine’de ise sıfat daha basık olur.
Diğer yerler ise esmaya talip olanın olur.
Kâbe’den selam olsun tüm insanlığa…
Nuru kuşatsın âlemi, insalık geçsin atağa.
Uykuda olanlar uyansın, binsin islami kayığa.
Bu kayık taşır seni sonsuz mutluluğa.
Kâbe Allah’ın evi, sen orda buldun kendini.
Burdaki buluşla nakşeyle yaşamın kalitesini.
Buradan aldığın ilhamla bütünleştir kalbini.
Kalbin hissetsin hakkın değişmez sesini.
Kabenin nuru arşı aladan uzanır dünyaya.
O nur kaplar varlığı arştan ferşe yerden semaya.
Sende kendini içinde bul, dal o sonsuz deryaya.
Varlık içinde bütünleş, son ver artık tefrikaya.
Yedi kıta, yedi iklim, yedi güneş burda birleşti.
Yedi deniz, kaf dağı, ayla yıldızlar burada netleşti.
Kâbe eksendir âleme, gökkubbe üzerinde kesişti.
Beytul mamurdan gelen meleklerle dertleşti.
Kâbe örtü ile örtüldü kıskanır kuldan yüzünü.
İnsan ismiyle örtüldü, nakış olan esma yönünü.
Ben diye hitaba başladı, o oluşturmuştu özünü.
Özünden sözülen mana oluşturmuştu ruhunu.
Onun ruhu da bir nefes olarak ondan gelmişti.
Bu nefesin sesi kâbede insanın içine işlemişti.
Kâbe örtüsü bu nefesin üzerine indirilmişti.
Bunu gören kul, hu deyip kendinden geçmişti.
Sende ey can bu nefesle eyle ik’an her an.
Hakkın nuru senden yansısın an be an.
Ey kul; sen kulsun, aldatmasın seni şeytan.
Gönlünü kuşatsın sevgisiyle ulu yaratan.
Hacerül esved siyahlaştı insanların elinden.
Günah kirleriyle kirlenen sinelerden…
Diyordu ey insan, arın yanlış düşüncelerden.
Fıtratına ulaş, yoksun olmayasın ebediyetten.
O bir taştı, benle konuştu, etti bana nazar.
Dedi kendine gel, duymayasın rabbinden azar.
Dön Kâbe’nin etrafında, takılma bana ey yar.
Bütünleş insanlıkla, tefrika kalmasın, et ar.
Dedi ey kul, uyan uykudan, bak çevrene hemen,
Vedud sesiyle seslenen rabbine bak hemen.
Sevgiyle yönel, arkamdaki rükün rükni yemen.
Kibri terk et, hizmette ram ol, ibret al veyselden.
Uykudan uyanmayanın kalbi üzgün kalır.
O üzüntü stresle yoğrulur, zavallıca kıvrılır.
Doktor fayda vermez, derman sana darılır.
Aradığın sende, ulaşmıyorsun diye kırılır.
Mutluluk gemisi İslam ile sana geldi ey kul.
Sen hep kulsun, bırak kibri, hakka bul yol.
Sendeki yolu sana getiren zikirdir, kötülükleri yol.
Öylece paklan, her daim hesap vermeye hazır ol.
İşte sen ey Muhammed Nazım, artık bin kayığa.
Başka kayıklar mahrum eder hapseder sandığa.
Muhammedi nur nazil oldu, indi nurlu dağa.
Sende bu nurla bütünleş, aldanma kalabalığa.