Et kemik bedenin ölümüyle insan yok olmuyor. Sadece et kemik bedenin kullanın SÜRESİ bitiyor. Ruh beden (ZEN) ile yaşam devam ediyor berzah âleminde… Bu herkes için geçerlidir.
Elbette vefat eden için yapılacak iyilikler fayda verir. İstersen et kemik bedeni yanıp kül olsun. Bu bir…
İkinci mevlid konusu…
Mevlid, Hz. Muhammed Mustafa sallellahu aleyhi ve sellem efendimizin aşk ve muhabbeti ile yazılan bir kaside/şiir’dir. Bu beyitler okununca, peygamberimizin ruhaniyetini düşünür, yaratılış amacını düşünür, Kalbimiz onun sevdası ile dolar.
İşte bu ruhani hale bürünmüşken, insanlara (akraba, komşu, fakir, yetim, miskin vs) bir yemek yedirmek, elbette sevabı daha çok olur. O yemeğe, anlık kişisel aşk ve Muhabbet dokusu, Hz. Muhammed Mustafa sallellahu aleyhi ve sellem efendimizin ruh bağı ile daha keskinleşir.
O yemekten yiyen insanlarda Muhammedi bir seda ve Muhammedi bir ruh izini aksettirir.
İşte… Tüm o ortamdan hasıl olan nuraniyeti… Ya rabbel âlemin, falan ölmüşümü de bu ruhaniyetten istifade ettir demek, elbette kayda değer bir iş olsa gerek…
Öylece o yükselen nurani hal ile, ölmüşlerimizin ruhu biiznillah şad olur. Zira orada esas olan hal şu…
Orada o mevlit denilen kaideyi okumak değil, o kaside okunulurken, Hz. Muhammed Mustafa sallellahu aleyhi ve sellem efendimizin yakınlığını hissetmek ve o hissiyatla insanlara ikram yapmak.
Bu arada şunu da diyelim… Bazısı der ki mevlid BİD’ADIR sonradan ortaya çıkmıştır.
Ya hu…. Bid’a şudur… Dinde olmayıp, sonradan dine katılan şeyyy… Örneğin namaz 5 vakittir. Desen ki… Namaz 6 vakittir ve bir vakti eklersen ve zamanla halk bunu altı farz diye terakki ederse, bu Bid’a olur.
Örneğin… İnsanlar toplanmış, düğün yemeği veya sünnet düğünü veya ahbap bir araya gelmiş şenlikler düzenlemiş de yemek veriliyor vs… Bu arada peygamberimizden bahseden bir naat olan mevlid okunup peygamberimizin aşkı ile dolup o sofradan kalkılsa, bu Bid’a değil, aksine tavsiye edilen bir durum olsa gerek…
Zira oracıkta Hz. Muhammed Mustafa sallellahu aleyhi ve sellem efendimizin muhabbeti anılınca, oradaki insanların kalbi bir nebze olsun, o yemeyi ilahi muhabbetle bezenip ve düşünerek o yemekten yer.
Bu elbette faydalı olur… Diye düşünüyorum… Hakikatini Allah bilir…