Allah razıdır sözü herkes için ve her fiil için söylenemez.
Allah razıdır demek, insanları robotlaştırma adımlarından bir adımdır. İnsanları cebriye mezhebine kaydırır ki, bu düşünce batıldır.
Çünkü Allah, nimete erenlerin yolunda olan kişilerden razıdır. Şeytaniyetin yolunda olan kullarından da razı değildir.
Eğer ki dünya yaşamı robotsal bir yaşantı olsaydı, elbette razı olurdu.
Allah razıdır demek, yani senin şuurun ve yaşamın tümüyle nebiler, sıddıklar ve şehitlerin şuuru ve yaşamı gibi bir şuura ve yaşantıya bürünmüş ve sen, haramdan ateşten kaçıyor gibi kaçıyor hem o inanç ve amel üzerine dünyanı değiştirmişsin demektir.
Tüm dünyamız heva ve hevesler peşinde geçip giderken, Allah hiçte bizden razı olmaz.
Elimizi açıp iki dua etmekten üşeniyorsak, Allah razı değil demektir.
Kul hakkına riayet etmiyorsak, Allah razı değildir demektir.
Kalbimizde kibirden tek emare varsa, Allah razı değildir demektir.
Allah bizi temizlemek isterken, biz günahta israr ediyorsak, Allah razı değildir demektir.
Öyle Allah razıdır deyip işin içinden sıyrılamayız.
Hem sen razı oldun diye de Allah razı olmaz. Belki sen de hevana uygun olarak sana davrandığı için, sen razı olmuşsun. Oysaki Allahın Kulda görmek istediği dileği bambaşkadır.
Olayın başka boyutu şu ki, zat makamından zevk seyrine dalanlar, üst perdeden rıza makamını elbette seyr ederler. Ama bunun fiiller aleminde olanlar için hiçbir geçerliliği yoktur.
Hem zat makamındaki zevk seyrine eren kişi, bu halini asla izah edemez. Eğer ki birinden bu izah geliyorsa, ve bizde hiç irdelemeden alıp kullanırsak, bir çok insanın günahını üstlenmiş oluruz.
Çünkü eğer Allah her fiilimize fiiller alemi hasebiyle razı olsaydı, peygamberler insanlarla hiçte mücadele etmezti.
Şimdi kendisini mana eri görenler, sizin bu dediğinizi peygamberimiz bunu bilmedi mi? Saldıran düşmana karşılık niye karşılık verdi?
Allah razıdır deyip köşesine çekilmedi. İyiliği emret ve kötülükten muhafaza etti.
Kullandığımız kelimenin nereye uzandığını görüp öylece kullanalım.
Yoksa bir kelime ile tüm hayatımızı yakarız da kendimizi hala doğru yoldaymış sanırız.