DERİNDEN DERİNE BİR İLTİCA

Bayram geldi afakta her tarafta zevki sefa
Enfuste bir fırtına acaba var mı buna deva
Yok işte çünkü mutlak zatta var buna deva
O istemedikçe yok buna bir çıkış bu diyarda

Nasıl olacak rabbi nasıl ulaşayım mutlak olana
Nasıl ulaşıp özrümü iletip de kendime geleyim
Nasıl kendimi aşıp onunla barışıp eve döneyim
Nasıl azaptan emin olup rahat bir nefes alayım

Ya Rasulellah SAV biliyorum seni kırmaz
Uzattım elimi sana ne olur tut elimi bu girdapta
Çıkayım gün yüzüne tekrar bidayete de razıyım
Hatta hatta ne nihayeti isterim ne de bidayeti

Aman ya rabbi bu nasıl bir çıkmaz bu nasıl bir hal
Bu nasıl bir girdap bu nasıl bir infial nefse oldu hal
Nefsi sen yarattın fıtrat ile ama bana verdin irade
Sahip çıkamadım kirlendi her bir tarafı bu diyarda

Ya rabbi ne olur rasulunun nefesini ulaştır bana
Yalnız koyma bu diyarda yetim bırakma bu elde
Sen yetimlere sahip çıktın tarihin her bir anında
Ben de yetimim kimsesiz sahipsiz senin kapında

Ya rabbi dilim tutuldu nutkum söndü bu anda
Gözüm sana bakar yok başka umudum bu anda
Sahip çık bu kuluna ne olur yanmasın narında
Dayanma gücü yok azabına hele hele senin firağına

Ya rahman rahmet eyle bu kula yalnız koma
Ya rahim rahmet eyle bu kula yalnız etme handa
Ya cebbar cebrinle üzerimdeki tüm menfiyi kov da
Görmesin gözü senin narını azabını hiçbir diyarda

Ne olur bu kula rahmet nazarıyla nazar eyle
Bu kulu perçeminden tutup atma azabına rahmet eyle
Bu kulun cahil ve acizdir her zaman hatta hiçbir zaman
Ne uyku bilir ne uyanıklık mahcuptur vechine bakar

Ya settar sen mutlak örtücüsün ne olup perdeni ser
Ya vedud sevgiyle yarattın ama sevgiyi bilmez bu er
Nefsi uğruna cidal eder senin yolunda bilmez cidal
Gününü geçirip karnı için yaşar ötesine kör biçare

Ya vehhab sen hibe ettin bir benlik verdin bana
Ama ben nefsimin sesini duydum veren seni unuttum
Seni tekrar tanımak isterim bu diyarda bırakma sensiz
Kahhar isminle terk edilmiş halden koru sessiz hissesiz

Ya azim senin azametini unuttum daldım nefsin içine
Sahiplendim her bir nefesi unuttum hissesiz olanı
Hisselendirdim her kula kudretini keşfi öyle sandım
Sonra çuvallayıp yerimde saydım bir adım ilermeden

Ya rabbi işte biçareyim bu bayram gününde kimsesiz
Ya rabbi sahipsiz kaldım bu bayram gününde sedasız
Ya rabbi ne olur senin zatına ulaşıp özrümü sunayım
Ulaşamam biliyorum bu ağırlıkla sema mı açılır bu kula

İşte rabbim aciz düştüm kapına ne olur imdad eyle
Meded olan rasulunun fermanını bana ferman eyle
Yalnızlık diyarında duasıyla iflah olanlara ilhak eyle
Ona derk ettiğin gibi rahmetini bana da derk eyle

İnsanlık dışlarken Mekke sokaklarında taife sığındı
Taif onu kovarken sen semaların tüm kapılarını açtın
Sonra tüm âlemleri seyrettirdin ona tek bir kelime gibi
Tek kelime olan kitabını sundu bize tam bir şelale gibi

Ya rabbi onun hatırına sığındım sana duy sesimi
Zatına iltica ediyorum bırakma kapı dışarında
Senden başka kapım yok bunu bilirim her bir anda
Her kapıyı arayan bilsin nefsin kapısı da senin elinde

Ne olur ya rab ben seni severim hem rasulunu
Ebubekri severim hem Ömeri ve Osman ile Aliyi
Hasanı severin hem Hüseyni hem Hatice anayı
Onların hatırına ne olur küsme bu kula aç semanı

Semadan kovma ya rabbi ne olur bu bayram hatırına
Hacda hac yapan misafirlerin hatırına hem anısına
Ne olur yalnız bırakma yalnızlık diyarı olan bu mekânda
Sığındım sana çünkü başka kapım yok hiçbir zamanda

Yorum yapın