ŞİİRLERLE YAŞAMIN ANLAMI-96

KABİR

Kabri sadece topraktan sandukayı mı sanırsın?
Öylece topraktan yaratılan bedeni yabana atarsın.
Örf adet anane ve dürtülerle afaka abanırsın.
Kendini kozaya hapsedersin, kabri başka sanırsın.

Kabir seni kaplayıp özüne inmeyi engeller.
Tüm bu engelleri ruhuna işler…
Beden ölünce ruhundaki kabir devam eder.
Kur’an kalbin mühürlenmesi diye işaret eder.

Sanduka aslında topraktandır.
Bilincimiz bununla kervandadır.
Bu kervan ölüler kervanıdır.
Ölüyü diriltmek için bir İsa gereklidir.

Aslında bu ümmetin de isaları epey vardır.
Bunlar nebilerin varisleridir…
Birini bulursan tut elini onun eli bey’atındır.
Gözün görmesin gayriyi, vecih seninledir.

Örfler bilincimizi felç eder…
Adetler ruhumuzu hapseder…
Ananeler bakışımızı kör eder…
Masivaya terk eder…

İşte bu dürtüler nefsimizi zedeler.
Zedelenen nefis şaftını kaybeder.
Emareye iner istekleriyle gem eder.
Hayvandan aşağı iner insanlığa zulmeder.

Kozamız bazen taştan sert olur.
Bazı taşlardan bazen su sadır olur.
Bazı taşlar on iki çeşme olur.
Çeşmenin suyu abı hayat olur.

Abı hayat sendedir ey canımın canı.
Baksana kendine ey sevginin kapanı…
Takma kafana Allah’tan sapanı.
Her şey sendedir, kendinde seyir et aşkını.

Yorum yapın