İLİMLE KUŞAN BEŞİKTEN MEZARA
Bir iki köpür okumakla mana ilmi bilinmez.
Bir yaşam alanı oluşmadan hak dillenmez.
Senden konuşan nefis olur, eman dilenmez.
Bir kaç araştırmayla, insan deruna bilenmez.
Bil azizim, beşikten başlayarak seni kuşatmalı.
Deruni bakış, her anında sana refakat etmeli.
Refakat edenden kesinlikle haberin olmamalı.
Senden dile gelen, senle senin malın olmalı.
Şekle bürünüp senden açığa çıkan, olsun tarzın.
Bu tarz hayatını kuşatsın, olsun senin niyazın.
Halktan asla isteme, hakka olsun tüm arzın.
Kışı yazı bir olsun, rahmet gibi gelsin baharın.
Emmare nefis ayağını kaydırır, eder seni köle.
Tam kurtuldum derken, eder sana hile.
Sadece kitap okumak ile olmaz, nefsini işle.
Nefsi zikirle işledikçe, temizlenir, hak gelir dile.
Derun içinde değildir ve hatta öz hiç değildir.
Ya dış mı dersin, sakın ha, o dışta değildir.
Sakın aldanma, kozmik falan hiç değildir.
Nedir dersen, bil ki ne dahi değildir.
İşte aldanma ey gönlüm, yeter artık.
Hak etrafında ol halka, dikkat et! Olma sapık.
Hakka rağmen, halka el verenler olur münafık.
Hakkın eli, elini kuşatmış diyenle, ol mutabık.
Eğer sana dersem, hakka rağmen uzat elini.
Helal olur sana, kes o pislenmiş elimi.
Gösterirse sana, elinin üstündeki hakkın elini.
O zaman korkma, uzat mübarek elini.
Rasulullah sahabeye eliyle bey’at verdi.
Hakkın eli onun elinin üstüne salı verdi.
İşte öyle el bulursan, yapış hak oradan geldi.
Böyle el yok olunca, bil ki kıyamet yere geldi.
İşte ey Muhammed, sen de ol ona ümmet.
Nazım olduğunu gör, yaşantını nazmet.
Bencillikten arın, benliğini tanı, hamd et.
Seni senden mahrum edenden firar et.